Sayfalar

14 Eylül 2009 Pazartesi

Günler günlerin ardından

Günler birbiri ardına geçip gidiyor yine hiçbir şey yapmadan. Uyuz modunda işe gidip geliyorum gündüzleri. Akşamları nedense eve kapandım. Yine laptop ve TV modunda geceyi yarılıyor, sabaha varıyorum. Geriye dönüp baksanız elde var koca bir sıfır.
Geçen hafta bütün haftayı kendime alternatif tatil programı bulmaya adamıştım. Deniz hayallerim tavan yapan uçak biletleri ve dolan oteller sebebiyle rafa kalktıktan sonra gerçeği kabullenip oturdum. Şimdi kendime denizle alakası olmayan ama yine de yapmak istediğim başka bir alternatif yarattım. Bunun adı ise güneydoğu turu. 4 gün Antakya, Antep, Urfa vs gezip, yiyip içip gelecek bir tura dahil oldum. Yani en azından bugün rezervasyon yaptırdım. Sonu ne olur bilinmez ama en azından evde oturmayacağım için memnunum. Bir de işin içinde Mozaikler ve Birecik var:)
Tatil şoku yüzünden ultra buruk geçen haftanın ardında tüm haftasonumu pineklemeye ayırmıştım. Aynen de öyle yaptım. Cts öğlene kadar uyuduktan sonra Yakarinin doğumgünü de olmasa evden çıkmayacaktım ama onun hayrına önce hediye sonra kutlama ayağına sokağa adım attım. Gece yemekten sonra ise eve dönmek yerine rotayı ablamlara çevirince pazarı da orda pinekleyerek geçirdim. Alan razı satan razı:)
Bu arada bütün hafta burada felaket yağmur yağdı. İstanbulun bu yakası sağlam kalmakla beraber karşı yakayı sel aldı...
Diyorum ya hayatım bayık, yazdıklarım da ona paralel bayık işte nolsun.
a ama bir dakkaa... Avrupa Basketbol Şampiyonasının günahını almayalım şimdi. Geçen haftayı süsleyen en güzel olaydı kendisi. bugüne kadar 4 süper maçta 4 galibiyetle geldik bugüne. Darısı bu akşamki 5. de.

1 yorum:

JTB (JourneyToBlue) dedi ki...

5.de tamam:))
benim de en büyük eğlencem maç seyretmek evde. boşver, benimkide bayıkmış bak:)