Sayfalar

2 Şubat 2015 Pazartesi

tek elli hayat

tek elle 4. haftayı tamamlamış bulunuyorum. bir şekilde hayatı devam ettiriyorum ama gerçekten yorucu ve bunaltıcı bir durum. her iş gereğinden fazla zaman alıyor, en ufak bir harekette canın yanıyor falan. ama işte bir şekilde idare ediyorsun. geçen gün tek elle yapılamayan işler listesi oluşturmaya başladım. şimdi sizlerle onu paylaşıcam: sırası yok, aklıma geldiği düzende. 1. saç toplamak: kesinlikle bir elle başarılamayan bir olay. hangi elin toplayacak da neyle toka takacaksın. mümkün değil, yada ben yolunu bulamadım. o yüzden habire ördürüyorum. 2. saç taramak: hadi canım dediniz di mi? tarayın da görün babayı. hele bir de saçınız karışmışsa. kısa saçlıysanız olabilir ama saçınız uzunsa beraberinde bir tutam saçı veriverirler elinize. acısı da cabası. 3. ayakkabı bağlamak: itirazı olan? 4. damacanadan şişeye veya bardağa su doldurmak: bardak geniş ağızlıysa yere koyup denk getirebilirsin, aksi takdirde etrafa saçılan suları kurulamazsan bir de kayıp ayağını bacağını kırma riskin doğar. tek yolu damacanın önüne geniş ağızlı bir sürahi yerleştirip onu doldurmak. ondan şişe yada bardağa aktarmak daha kolay. 5. diş ipi kullanmak: itiraz olan? - bunun için de çözümü kendinden dişipi olan kürdanları kullanmakta buldum. faideli aletler. 6. lens takma: ben tek elle hem gözümü açıp hem de lensi takmayı başaramadım. tabi bir de lensi kutudan çıkarma ve parmağa yerleştirme süreci var. dediğim gibi ben yapamadım, becerebilen varsa saygıyla önünde eğiliyorum. ancak dirsek serbest kalınca bu da yapılabiliyor. en azından alçılı eli göze yaklaştırabiliyorsun:) 7. tabaktaki son lokmaya ulaşma: tabak sıyırma veya son lokmaya ulaşma tam bir hayal. belki çalışan el baskın el olursa yapılabilir ama ben sol elimle tabağı sıyırmayı henüz beceremedim. çorbada kaseyi direk tepeme dikip olayı öyle neticelendiriyorum. 8. saç yıkama: saçın kısa ise bir şansın olabilir ama tek elle uzun saçı yıkamaya kalkışmadım bile. tıpış tıpış gidiyorum kuaföre, yıkıyor, fönlüyor ve örüp gönderiyorlar beni. 9. şişe açma: şişeyi alçılı kolun altına arasına sıkıştırıp açabilirsin ama plastik şişe ise ıslanma ihtimalin çok yüksek:)) 10. bilimum kesme/doğrama işleri: keseceğin şeyi neyle sabitlemeyi düşünüyorsun??? 11. tırnak kesme: kırık kolu doğru açıya getiremediğin için o eli, parmaklarında zerre güç olmadığı ve tine doğru açıyı tutturma zorluğu sebebiyle diğer elin tırnağını kesmek imkansız:( 12. sütyen giyip çıkarmak: aç o kopçayı da göreyim. yada açtın diyelim nasıl geri takıcan???:) bir de baskın eli kaybettiğin için çok zorlandığın işler var. mesela sol el ile yazı yazmak. 1. sınıf bebesi gibi bir yazın oluyor. dişini fırçalarken artık ne kadarını temizlediysem kardır diyerek fazla titizlenmeyeceksin. bir de sol elle maus kullanmak tam bir savaş. aynı şekilde klavye kullanmak da. sağ el destek olsun desen tek parmakla çok yavaş gidiyor ve alçının ağırlığı sebebiyle tez zamanda yoruluyorsun. yazının düşünce hızına yetişememssi de cabası. çok sinir bozucu. bir de giyinip soyunma süreci var ki... hem uzun sürüyor hem de süper yoruyor insanı. zaten kolun alçıda olduğu için giyebildiğin kıyafet sınırlı. kolu geniş olanları seçmek zorundasın. onları da tek elle giyip yerleştirmek hakikaten yoruyor insanı. giyindikten sonra oturup dinlendiğimi biliyorum ben. neyse 4 hafta bitti,inşallah 1-2 haftaya alçı kolumdan çıkacak ve ben bu zorlukları hatırlamayacağım bile...

5 yorum:

Adsız dedi ki...

https://www.youtube.com/watch?v=B9puCNG8pho

Adsız dedi ki...

Zamandan geçtik sevdamız…
Her türlü hesabı bıraktık, kapattık..
Kendimizi zaman kasabının vicdanına emanet ettik..
Artık ben ben miyim,
Sen sen misin, yoksa ben sen miyim ?
Seninle bir hoşum,
Seninle sarhoşum..
Su ateşe galiptir derler,
Ama sen su olda bir kaba gire gör..
İşte o zaman ateş seni buhar eder, yok eder ..
Ben artık yokum sevdamız yandık, buhar olduk..
Bir bulutun ucuna dokunduk ,
Cama tıklattık, sen damla diye baktın ,
Ben aktım gittim..
Aşkımız nerede bozguna uğradıysa ,
Üç karı tabiatli adamın yüzünden uğradı..
Semtimize uğramış bulundular ,
Seni benden ayırdılar..
Ama öfkeli değilim..
Biz İbrahim olmadan kendimizi ateşe attık..
Bilemedik ateşin sadece İbrahimleri yakmadığını..
Araştırmadık, yandık yandık ..
Sevgim tekmil cihandan gizlidir..
Duygudan, her türlü zandan gizlidir..
Aşikar gönlümdedir bir ay gibi..
Candır ve tendir..
Ten ve candan gizlidir..
Aynı ruhtan yücelen bir nice unsur gibiyiz..
İki can icre biriz..
Sonsuza yansır gibiyiz ..
Bir güzel anlamı olacak elbet sevgimizin..
Bil ki sen bende ve ben sende birer sır gibiyiz…

Unknown dedi ki...

Ömür boyu tek kolla yaşayacak olanlar ne yapsın hem de baskın sağ kolu kaybedip...

Adsız dedi ki...

Felç kalıp tek elle yaşamaktan bahsedeyim; çoğu şey yapılamıyor çok zor bir durum, iki elini de kullanamayanları da gördüm o yüzden bu duruma bile seviniyor insan. 2017yılında beyin kanaması sonucu felç kaldım. Annem hayatımda olmadığında muhtemelen boku yedim. Şuan da birşekilde bazı şeyleri hallediyorum. Nasıl yapılacak ne yapıcam diye kaygılarım gün geçtikçe artıyor.

Adsız dedi ki...

Alçun çıkacak biraz fizik tedavi görüp eski hayatına döneceksin. Bu durum bazıları için imkansız kırık kolunu çık abartmışsın.