Sayfalar

8 Eylül 2012 Cumartesi

Bir düğün bir hikaye...

Bir düğün:
Dün akşam kuzenimin oğlunun düğünü vardı. evet durumun vahametinin farkındayım. bırak kuzenleri kuzenlerimin çocukları evleniyor artıkın.
Bu durumun farkında olarak gittim düğüne, hatta arada "lan damadın annesinin kuzeniyim, damatla toplasan 2 saat falan konuşmuşluğum var, yazık çocuğa" diye düşünmedim desem yalan olur. yine de kuzendir dedik ve gittik.
dip not: düğün Esma Sultan'da, muhteşem mekan.
Gittik düğüne, önden kokteyl vardı ama geç kaldığımız için onun sonuna yetiştik anca. sonra ufaktan uzun zamandır görmediğim kuzenleri vs gördüm. sarmaş dolaş hasret gidermeyi müteakip gözüme çocukluğumdan anımsadığım, çook sevdiğim ve yıllaaardır görmediğim bir sima ilişti. Bende isim ve yüz eşleşmesi zaman alır ama Rahime ablayı anında tanıdım. Ablama sordum onlar değil mi diye, onayladı. bu arada rahime abla da bana dikkatle baktı ama tanıyamadı. sonra gidip yanlarına hatırlatınca pek bir sarmaş dolaş olduk. şansıma ben onlarla aynı masadaydım. gece boyunca sevgi kelebeği modundaydık.
tabi bizimki ve yan masa akraba masası gibi bişeydi. yaş ortalaması 24lük çıtır kızımıza rağmen 50 civarındaydı sanırım. özellikle gecenin ilerleyen saatlerinde gelin ve damadın genç arkadaşları oynamaya başlayıp da pisti domine edince artık yaşlı akrabalar sınıfına doğru ilerlemekte olduğum gerçeği ile yüzyüze geldim. arada piste çıkıp farkı kapamaya çalıştıysam da pistte de tanıdığım ve karşımda dans edenler yine yaşını almış akrabalar olunca çabalarım şamar gibi suratıma suratıma indi.
geceye dair tek umut verici olay after party de 3'e kadar kalıp hoplayıp zıplamaya devam etmemiz oldu. bu sayede postu biraz düzelttik diycem ama 65lik kuzenim de bizimle aynı saatlerde ayrıldığı için durumu varın siz düşünün!!!
Bu arada after party de gayet güzeldi. kapıda ışıklı gözlükten şapkaya tutun bilimum aksesuar dağıttılar. geceye özel esprili t-shirtler giydi herkes. bir de artık ayakları patlayan kızlar (ben dahil) ayakkabıları çıkarıp yalınayak dansetmeye başlayınca gece daha renkli bir hal aldı. hayır çok iğrenç değiliz, yerde beyaz halı kaplıydı:)))
Bir hikaye:
Düğün sırasında ilginç bişey oldu. ben normalde çocukluğumu hiç hatırlamam. ama bir anda gözümün önünde bir sahne canlandı. Bülent abi ile Rahime ablamın nişanı evlerinin terasında olmuştu. bir an onu anımsadım ve rahime ablaya söyledim. ben 8 yaşındaymışım o zaman.
sonra o da bana bir hikaye anlattı. onlar pazartesi günü ankarada evlenmişler. dolayısıyla annemler beni nikaha götürmemiş. ama ben o kadar ağlamışım ki gelin görücem diye annem bana gelini eve getireceğine söz vermiş. nikah dönüşü rica etmiş ve bize gelmişler. zaten annemi ve babamı ayrı severlerdi, kıramamışlar. rahime abla kapıyı açtığında yüzündeki ifadeyi görmen lazımdı dedi. gelin geldi diye o kadar sevinmişim ki... annem de bak sana söz verdim, getirdim demiş. sonra ben yanına oturmuşum gelinin, eteğini falan sevmişim. ben olayı hiç anımsamıyorum ama bunu dinleyince çok duygulandım.
özellikle de annesini hiç hatırlamayan, anne mevhumunu unutmuş birinin kendisinin de onu seven, söz verdiği için zoru başaran, onu düşünen bir annesi olduğunu duyması idi beni duygulandıran... benim de beni çok seven bir annem varmış...

1 yorum:

Selim dedi ki...

Hayat güzel be Selenim...