Bu seferki Ankara turumun bahanesi Bilge'ciğimin düğünü idi. Hazırlıklar 1 ay önceden başlamış, kıyafet telaşem ocağıma dikilen incir ağacı ile nihayetlenmişti. Planlar perşembe sabahtan saç baş vs işlerini halledip Bilge'nin peşine düşmek, hazırlıkların her anına katılıp görüntülemek. ANcak evdeki plan çarşıya uymadı ve ben geç kaldım. Benim kuaförden çıkmam Bilge'ninki ile denk olunca anca evde yetiştim kendisine. Önce güya ben ona yardım edecekken o beni giydirdi:)
Evdeki giyinme merasiminden sonra Bilge ve damat resim çekilmek üzere Botanik Parkına doğru yola koyuldular. Ben geride kalan ahaliye yardım amacıyla onlara ancak ilerki saatlerde yetiştim. Yetişip birkaç poz ben çektim tabi birkaçına da sulandım:)
Nikah sonrası rotayı düğün alanına çevirdik. Ben yine gelinin peşinde dolanıp durdum. Birtek misafirleri öpme faslında rahat bıraktım gariplerimi:) Hopladık, zıpladık, saatleri unuttuk ve gece yarısı pestili modunda dağıldık evlere.
Cuma günü check-up ve koşturmaca günüydü. Sabah sürünerek kalktım yataktan, aynı modda kliniğe gittim. 1-2 saat içinde işim bitince soluğu Hazine'de aldım. Oradaki işleri halledip 1-2 hasret giderdikten sonra emniyete uzadım. Müracaatımı yapıp Gülden ve Erdemle buluştum.
Devamı biara...
2 yorum:
Gelinin ayakkabisinin altini ciziktirmece bolumunu de icra ettiniz mi?
valla çiziktirmek istedik ama hatun silinmez kalemle bastıra bastıra yazdığı için hepimiz aynen kalmışız orda... son evlenen olarak kalıcak arkadaş malesef...
Yorum Gönder