Sayfalar

19 Ocak 2009 Pazartesi

Yoruldum bea!

Allahım nasıl bir haftasonuydu bu yaa! hani ben bile yoruldum:)
Cuma günü ani bir kararla pazar günü günübirlik kaymaya gitmeye karar verdim. Ama ben daha önce hiç kaymadığım için ne bir malzeme ne bir tecrübe... Neyse cuma akşamı çıktım önce Nautilus, orda tchibo yokmus, ama Aylin'in oğlunun hediyesini aldım. Sonra capitole gidip ordan kendime kayakta giymek için bilimum thermal kıyafet aldım. Ardından dansa:)
Akşam 2 sularında eve geldim. Önceki gece de Aylin'le geyik yapcaz diye 2'ye kadar oturduğumuzdan yatağa resmen yığıldım.
Cts güne normal başladım ama günüm yollarda geçti. Önce Florya'ya ablamlara gidip ondan bilimum kayak malzemesi aldım. Sonra 3 gibi Aylin'le Taksim'de buluştuk. 5.30 - 6'ya kadar orda takıldıktan sonra ben diğer Aylin'in oğlunun dg için Kandilli'ye gittim. Ufak bir yanlış anlama sonucu zamanlamayı yanlış yapmışım!!! Akşam tekrar Taksim'e geleceğim için 1 saat kadar sonra tekrar eve gelip arabayı bırakıp üstümü değiştirip tekrar Taksim'e gittim. İlk önce amacımız Nevizade'ye gitmekti ama sonradan yan çizilince Multimekan diye bir yerde takıldık. Erken kalkma hayallerimiz yine suya düştü, kalkış 12, eve varış 1, çanta hazırlama ve yatış 1:45!!!
3. gün de bu kadar geç yattıktan sonra sabah 3:45'de kalkmak biraz sersemletici oldu. Tur yola 4:30da çıkıyormuş! neyse sürünerek vardık otobüse. Otobüste uyuma hayallerim bir şekilde suya düştü. Yok ışık yandı, yok uyuyamadık, yok çenem düştü. Muhtemelen anca 1 saat uyuyarak gittik.
Kayak da meşakkatliycim be hocam. Dalıştan pek farkı yok yani. Onu giy, buna sarın! Hele o botlar canıma okudu valla. Allahtan tecrübeli insanlar var da bi başına kalmıyorsun. Neyse debelenerek giyindikten sonra çıktım piste. Amanın! dengede durmak pek de öyle kolay değilmiş. Tutabilene aşkolsun. Neyse yok dağ vadi eğimi bilmemne derken ben 3-5 düştüm ama sonunda ayakta durmayı başardım. Kar sapanı tek opsiyonumdu. Sağa sola dönmeyi öğretmek için bayağı uğraşıldı ama biraz umutsuz bir durum sergiledim.
Bu arada hava da nasıl soğuk. Üstüne bir de rüzgar. Nasıl kesiyor anlatamam. Eldiveni 2 sn için çıkarıyorsun elin donuyor. Birara el ve ayak parmaklarımı hissetmedim. allahtan o polar ve thermalleri almışım yoksa içeri kaçıp karın yüzüne bile bakmazdım kesin.
Öğlen sucuk ekmek molasının ardından tekrar piste döküldük. Bu arada ben varlığından bile haberdar olmadığım birçok kasımla tanıştım. Kendileri ile bayağı haşır neşir oldum. Ama akşamın son inişinde artık sağa sola da dönebiliyor ve durabiliyordum. Yalnız hız korkumu hala yenemedim. Bir sonraki denemede hızlanmayı da becericem inşallah:) haa bir de düşünce kalkmayı öğrenmem lazım. en zoru o resmen!
Dönüşte de uyuma hayalleri gene torbaya düştü. 1 saat kadar uyuduk uyumadık. Yok yemek molası yok şu bu derken gene uyumak rüya oldu.
Saat 10 gibi eve geldiğimde pestil formatındaydım resmen, kendimi duşa zor attım. O kadar üşümenin üstüne de sıcak duştan çıkmak zor oldu. Sonrasını hatırlamıyorum:)))
Şu anda dün tanıştığım kaslarla yakın bir ilişki halindeyim:) sanırım bir müddet kendilerini unutmama izin vermeyecekler:)

0 yorum: