Sayfalar

22 Mart 2010 Pazartesi

Renkli geceler

Hayatımın renkli gecelerine bir yenisi daha eklendi. TV'de Nicholas Cage abinin "knowing" filmini izledikten sonra (ki bence güzel bir filmdi) 00:30 sularında yattım. Saat 2 sularinda öksürerek uyandım ve bir müddet öksürmekten uyuyamadım. Sonunda pes edip kalkıp bir ilaç içip 2:20 de yeniden yattım.
Tam böyle güzel güzel uyurken büyük bir şangırtı ile yerimden sıçradım. Uykundan şangırtıyla uyanmak hoş bişey değil. Baktım alarm falan çalmıyor, o zaman evin içinde bişeyler kırıldı. Kalktım baktım ki antrede yerde ayna kırıkları. Bir müddet "lan bu ayna nerdeydi" diye boş boş bakındıktan sonra vestiyerde olduğunu anımsadım. Vestiyerdeki ayna güzelliğime dayanamayıp intihar etmiş. Gidip kırıkları toplamaya başladım ama toplamakla bitecek gibi değil. Süpürgeyi de bulamadım zaten. Ama zıbarıp yatsam ege benden önce uyanırsa.. adam zaten yalınayak geziyor, kesin ayağına batar, topla selen. 20 dakika sonunda bir kısım iri parçaları toplamış, kalan kırıkları süpürgemsi bişeyle bir bölgeye yığmayı başarmıştım. O sırada baktım ege gürültüden uyanma modunda. Gidip onu uyandırdım ve terliksiz odadan çıkmamasını tembihleyip 4:20 gibi yattım.
"Teyzeee" sesiyle uyandığımda saat 5:50. kalkabilir miymiş. kalktım onu da kaldırıp kırıkları ve tehlikeli bölgeleri gösterdim, dikkatli olması için uyarıp tekrar yattım.
6:40 alarm sesi:( kalkıp egeye kahvaltı hazırladım. kalan kırıkları toplamaya devam ettim.
7:45 kırıkların büyük çoğunluğu temizlendi ama elektrik süpürgesi dolmuş ve açmayı başaramadığımdan son finish yapılamıyor.
Bir saate baktım bir kendime, patronu arayıp izin aldım ve 2 saat daha uyudum. Akşam eve gidince son kırıkları da temizlemeyi umuyorum...

0 yorum: